İşçinin Fazla Çalışmasının İspatı
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi, bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları (puantaj, gaybubet), işyeri iç yazışmaları (mesai saatlerinin 8.00-18.00 saatleri arasında olduğunu gösteren, Cumartesi günü çalışma yapılacağını bildiren duyurular vs) delil niteliğindedir.
Fazla çalışmaların ispatı konusunda yazılı delil bulunmadığında tanık beyanları ile sonuca gidilir. Filli karinelere de fazla çalışmanın ispatı noktasında başvurulur. Örneğin yüz daireli bir konutun temizlik ve servis işlerini yapan ve kaloriferden de sorumlu olan bir kapıcının fazla çalışması kuvvetle muhtemeldir. Yargıtay, sulama birliği çalışanlarının tarım ürünlerinin sulandığı mevsimde fazla çalışma yapacağını kabul etmiştir.
Yargıtay kararlarına göre uluslararası alanda çalışan tır şoförünün fazla çalışma yapmayacağı da fiili karine olarak kabul edilmiştir. Yargıtay 9. HD. 07.07.2011 gün 2009/ 17833 E, 2011/ 23205 K. Sayılı kararında “…davacının tır şoförü olması çalışma koşullarını kendinin belirlemesi ve trafik yasalarına göre günde yasal sınırlamalar haricinde fazla çalışmasının mümkün olmaması nedeniyle fazla çalışma ücreti alacağının reddi gerekirken…”. Demek suretiyle tır şöförlerinin çalışma sürelerini kendileri belirleme yetkisine sahip olduğu gerekçesiyle fazla çalışmalarının mümkün olmadığını kabul etmiştir.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma tahakkuku yer almaktaysa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi haline yazılı delil aranmaktadır. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Şahin Çil (İÜHFM C. LXXII, S. 2, s. 87-102, 2014) , 6100 sayılı HMK’ya Göre İş Yargısında İspat Yükü ve Deliller. S. 95.
Yargıtay’a göre işçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda da ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır. 9.HD. 04.11.2010 gün, 2009/ 38709 E, 2010/ 31550 K.
İmzalı ve ihtirazi kayıt içermeyen bordro sadece ait olduğu ay ya da dönem için hüküm ifade eder. Bir başka anlatımla, imzalı ve ihtirazi kayıtsız bordro öncesindeki fazla çalışma ücretlerinin istenmesi mümkündür. Yine imzalı bordronun ait olduğu dönemde de tahakkuk ettirilenden daha fazla çalışmanın yapıldığı, yazılı delille kanıtlanabilmektedir. Çil , 6100 sayılı HMK’ya Göre İş Yargısında İspat Yükü ve Deliller. S. 95.
Yargıtay daha yeni kararlarında ise, gerçekte daha fazla çalışma yapıldığı halde, işverence her ay 1-2 saat fazla çalışma tahakkuku yapılarak karşılığının ödenmesi halinde Yargıtay uygulamasının kötüye kullanımına işaret etmiş ve tahakkuku aşan çalışmaların tanıkla ispatının mümkün olduğunu kabul etmiştir. Yargıtay kararı şu şekildedir. “Değişen çalışma koşulları ve ekonomik göstergelere göre yeni kurallara ihtiyaç duyulsa ve esnekleşme çabaları İş Hukukunun diğer bir yönü olsa da, işçinin korunması temel amaç olarak varlığını hissettirir. Yasal bir hakkın kötüye kullanımının dahi korunmadığı bir hukuk düzeninde, içtihat birliğinin sağlanması temel amacına yönelik olarak Dairemizce ilkeye bağlanan hususların kötüye kullanılamayacağı açıktır. İşçinin çalışmaları karşılığı tam olarak bordroda gösterilmediği halde tahakkuk belgesinde imzası alınmak suretiyle haklarının ortadan kaldırılması kabul edilebilir bir durum değildir”. 9.HD. 31.03.2009 gün 2008/ 12950 E, 2009/ 8944 K.
Üst Düzey Yöneticilerin Fazla Çalışmaları
Yargıtay’ca, işçinin, işyerinde mesaisini kendisinin belirlediği en üst düzeyde bir çalışan olması halinde fazla çalışma alacağına hak kazanamayacağı kabul edilmektedir. Yargıtay çeşitli kararlarında, genel müdürün, bölge müdürünün38, mağaza müdürünün, saha müdürünün ve müfettişin fazla çalışma ücreti isteyemeyeceği sonucuna varmıştır.
Bkz: 9.HD. 6.9.1996, 1995/35202 E, 1996/1476 K.
9.HD. 4.4.2005 2004/ 22721 E, 2005/ 11958 K. 6.12.2005 , 2005/24436 E, 2005/ 38707 K.
9.HD. 8.3.2005 gün 2004/ 13366 E, 2005/ 7692 K. 3.3.2005 gün 2004/ 17353 E, 2005/ 7225 K.
9.HD. 2.2.2006 gün 2005/ 38748 E, 2006/ 2076 K. 41 Yargıtay 9.HD. 28.12.2004 gün 2004/ 9692 E, 2004/ 29823 K.
Bahsi geçen kararlarda öne çıkan husus, işçinin görevi veya bulunduğu yer itibarıyla en yüksek konumda çalışması ve kendi mesaisini kendisinin belirleyebilecek durumda olmasıdır. Yine işçinin almakta olduğu ücretin yüksek oluşu ve harcırah pirim ve benzeri ilave ödemeler alması da bu konuda belirleyici olmaktadır. Gerçekten işçinin işyerinde en üst düzey çalışan konumunda olmasına rağmen asgari ücret ya da ona çok yakın bir ücret alması halinde, işçiye ödenen ücretin, görevi ile ilgili olarak yapması gereken tüm işleri ve bu arada fazla çalışmayı kapsadığından söz edilemez. Ya da işçinin genel müdür konumunda olmasına rağmen, aynı yerde bulunan yönetim kurulu başkan veya üyeleri ile birlikte görev ifa etmesi ve tüm yetkilerin birlikte kullanımı halinde işçinin kendi mesaisini kendisinin belirlediğinin kabulü doğru olmaz. Nitekim Yargıtay, bölge müdürünün bulunduğu yerde finans koordinatörüne bağlı olarak görev yapması halinde, en yetkili konumda çalışmadığını ve fazla çalışma ücretine hak kazanılabileceğini kabul etmiştir. 9.HD. 19.4.2005 gün 2004/ 19511 E, 2005/ 13763 K.
Yine işyerinde gece müdürü, muhasebe müdürü ve genel sekreter yardımcısı olarak çalışan işçilerin fazla çalışma ücreti talep edebilecekleri sonucuna varmıştır.
Bkz: 9.HD. 28.4.2005 gün 2004/ 26348 E, 2005/14833 K.
9.H.D: 25.3.1999 gün 1999/4699 E, 1999/6658 K.
9.HD. 27.4.2005 gün 2004/ 22691 E, 2005/ 14697 K.
O halde işçinin çalışma düzenini kendisinin belirlediği ve üst düzey yönetici olduğunu ispat eden işveren fazla çalışma ödeme yükümünden kurtulur. Bu noktada ispat yükü, HMK 190. maddesine göre vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran işveren üzerindedir.
Burada fazla çalışma ücretinin, periyodik olarak ödenen genel anlamda ücretin içinde olduğuna dair sözleşme hükümlerinin de değerlendirilmesi gerekir. Yargıtay kararlarında yılda 270 saatlik fazla çalışmanın sabit aylık ücret içinde ödenebileceği belirtilmiştir. Yargıtay konuya ilişkin kararında “İş sözleşmelerinde fazla çalışma ücretinin aylık ücrete dahil olduğu yönünde kurallara sınırlı olarak değer verilmelidir. Dairemiz, 270 saatle sınırlı olarak söz konusu hükümlerin geçerli olduğunu kabul etmektedir”. Fazla çalışmanın aylık sabit ücret içinde ödendiği işverence kanıtlanmalıdır. Bu konuda yazılı iş sözleşmesinde hüküm olmalıdır. Tanıkla ispatı mümkün değildir. “ demektedir. Yargıtay 9. HD. 13.7.2011 gün 2009/ 46218 E, 2011/ 23975 K.
Çoğunlukla işyerinde çalışmış tanıkların beyanlarına göre fazla çalışma konusunda bir tespit yapılmaktadır. İşçinin dinlettiği tanıkların davacı ile aynı dönemlerde çalışmış olmaları gerekir. Zira aynı dönemde ve aynı işyerinde çalışması olmayan bir tanığın işyerindeki çalışma düzenini bilmesi çoğunlukla mümkün olmaz. Ancak Yargıtay, işyerinde çalışma şeklini gözlemleme imkanı olan komşu işyeri sahibi ve çalışanları gibi tanıkların beyanlarına geçerlilik tanımıştır. 9.HD. 26.1.2006 gün 2005/11607 E, 2006/1465 K.
Salt işverene karşı dava açan tanık beyanları ile sonuca gidilmesi ise, Yargıtay tarafından kabul edilmemektedir. İşçilerin birbirlerine tanıklık yapmak suretiyle menfaat birliği içine girmeleri halinde bu beyanların fazla çalışma tespitinde dikkate alınması yerinde olmaz. Yine de işverence sistemli bir biçimde tüm işçilerin hakları ödenmeksizin işten çıkarılmaları halinde tüm işçilerin yasal yollara başvurması ortaya çıkabilecek bir olgudur. Böyle bir durumda tanık beyanları, yine işyerinin özelliği ve işin niteliği gibi diğer taktiri delillerle birlikte değerlendirmeye alınabilir.
Günde 3 vardiya çalışılan işyerlerinde kural olarak fazla çalışmadan söz edilemez. Yargıtay kararları bu yönde istikrar kazanmıştır. Ancak, işyerinde günde 3 vardiya çalışılmasına rağmen zaman zaman her iki vardiya çalışanlarının birlikte iş gördükleri yönünde iddiaların varlığı halinde Yargıtay bu konunun keşif yapılmak suretiyle araştırılması gerektiğini kabul etmiştir. 9.HD. 9.11.2004 gün 2004/26472 E, 2004/25227 K.
Yine Yargıtay, otel işyerinde kaloriferci olarak çalışan tanığın fazla çalışmasının olup olmadığı noktasında keşif yapılması gerektiğini kabul etmiştir. 9.HD. 22.10.2010 gün, 2008/ 37742 E, 2010/ 30220 K. Satış temsilcilerinin fazla çalışma yapmayacağı, mesailerini kendilerinin belirleyecekleri şeklinde varsayım Yargıtay’ca kabul edilmemektedir. Yargıtay, işverence hazırlanan günlük, haftalık ya da aylık faaliyet programına göre çalışan bir satış temsilcisinin öngörülen faaliyet programının ne kadar sürede tamamlanabileceğinin konunun uzmanı bir bilirkişi tarafından değerlendirilmesi gereğine işaret etmiştir. 9. HD. 28.09.2010 gün 2008/ 34353 E, 2010/ 26081.
Yargıtay’a göre yapılan işin özelliklerine göre mevsime bağlı olarak çalışma süreleri değişebileceğinden mevsim esas alınarak fazla çalışma sürelerinin farklı şekilde belirlenmesi gerekir. Soğuk meşrubat üretimi işinde çalışan bir işçinin yaz ve kış ayrımı yapılmaksızın yılın tamamında aynı şekilde çalışmasının hayatın olağan akışına aykırı olacağı kabul edilmiştir. 9. HD. 21.10.2010 gün 2008/ 41115 E, 2010/ 30136 K.
Fazla çalışmaların karşılığının ödendiğini ispatı ise işveren üzerindedir. Bu konuda yazılı delil gereklidir. İşverenin ödeme olgusunu tanıkla ispatı mümkün değildir. Yargıtay, davacı işçinin dinlettiği tanıkların “ fazla çalışma yapıldığında ödenirdi” şeklindeki genel nitelikteki beyanlarını da ispat noktasında yeterli görmemiştir.
Son Yazılar